Ressam Nazmi Yılmaz'ın (22 Ocak 1944 İstanbul - 29 Nisan 2004 İstanbul) 2000 - 2002 yılları arasında yaptığı kağıt üzerine karışık teknik çalışmalarından seçmeler
*****Bu
sayfalardaki yazıların tüm hakları yazara aittir. Sadece kaynak
gösterilerek, yazar adı ve orijinal sayfanın aktif linki belirtilerek
alıntı yapılabilir ve paylaşılabilir.Nalan Yılmazadıyla tüm yazılar 'Creative Commons AttributionNoncommercial-No Derivative Works 3.0 Unported License' altında tescillidir.
Müjdat Gezen Sanat Merkezi'nde eğitim görmüş olan Nazan Yılmaz'ın 1996 yılındaki Altın Mikrofon Şarkı Yarışmasında birinci olan bestesi Giz eşliğinde ebru çalışmaları
15. yüzyıldan itibaren Fatih Sultan Mehmet himayesinde kitap, minyatür, tezhip, hat
gibi sanatlar gelişir, saray nakışhanesi kurulur. Nakkaşbaşı Venedik’e eğitime
gönderilir. Yabancı sanatçılar sarayda görevlendirilirler. 18. yüzyılda Batı
resminin özellikleri ilk olarak minyatürlerde görülmeye başlar. 19. yüzyılla
birlikte ise minyatür ve el yazmaların yerini mimariyle bağlantılı duvar ve
tuval resmi alır. III. Selim (1789-1807) ve II. Mahmud (1808-1839) zamanında
kurulan askeri okullarda resim dersleri verilir. İstanbul’a gelen yabancı
sanatçılar yağlıboya tablolar, köşk ve sarayların duvarları ve tavanları için
resimler yaparlar. II. Mahmud ve Sultan Abdülmecid (1839-1861) nakkaşları
eğitim için Avrupa’ya yollarlar. Adı geçen dört padişah da portrelerini yaptırırlar.
Sultan Abdülmecid İbrahim Efendi’den desen dersleri alır.
19. yüzyıl Osmanlı
hanedanının Batı saraylarındaki gibi eğitildiği ama Doğuya ait edebiyatı,
müziği, dini de bilen, kültürlü ve sanatsal yönü güçlü aydınların olduğu bir
dönem. O zamana kadar devlet işlerinde donanımlı olmakla birlikte sanatçıları
koruyan, hattat, şair, müzisyen, kuyumcu padişahlar vardır. Ancak Sultan
Abdülaziz (1861-1876) ve oğlu Şehzade Abdülmecid Efendi resim sanatını hem
desteklerler, okumak için sanatçılar gönderirler hem de idari görevlerinin
yanında kendileri de desen ve resim yaparak bu alanda başarılı olurlar. Avrupa
adetlerini sevmeyen, içki içmeyen Abdülaziz Arapça öğrenir, ney çalar,
güreşlere ve ahşap işlerine meraklıdır. Bunların yanı sıra hattattır ve güçlü
bir desencidir. Chelebowski, Ayvazovski, Şeker Ahmet Paşa, Gobel Berton
yakınlık kurduğu sanatçılardandır. Heykelini yaptıran ve yurtdışına seyahat
amaçlı giden ilk padişah olarak da bilinir. Paris, Londra ve Viyana’da
sarayları, müzeleri, sergileri gezer. Döndükten sonra Şeker Ahmet Paşa’ya ve
Gerome’a Türk ve yabancı sanatçıların tablolarını aldırarak saray koleksiyonu
oluşturur.
1997-2003 yılları arasında dinlediğim radyo programından favori listem*.
Kent fm'de Pazartesi, Salı ve Perşembe geceleri 23:00 - 02:00 arası yayındaydı. Birkaç programı kaydetmiştim. Radyolarda daha iyisinin yapıldığını sanmıyorum. Kaan Çaydamlı ve Mete Avunduk'un hem çaldıkları müzik hem de konuşmaları iyiydi gerçekten. Bir dinleyen ya sürekli dinlerdi ya da hiç. Ben programları kaçırmayanlardandım ve genellikle kulaklıkla dinlerdim. 2003'ten sonra takip ettiğim başka radyo programı olmadı. Altıkırbeş yayınlarından aldığım ilk kitap da Nisan 1995 baskılı Paul Klee'nin 'Modern Sanat Üzerine'ydi.