5 Aralık 2022 Pazartesi
The Museum Hotel Antakya ve Mozaikler
20 Ekim 2022 Perşembe
Meşher'de Ben Kimse Sen De Mi Kimsesin? Sergisi
10 Ekim 2022 Pazartesi
Abdülmecid Efendi Köşkü'nde İsmi Lazım Değil Sergisi
15 Haziran 2022 Çarşamba
Lebriz Sanal Dergi Sanat Yazıları
Lebriz Sanal Dergi'de 2006-2016 yılları arasında yayınlanan sanat yazılarım: -116-
http://www.lebriz.com/pages/lsd.aspx?authorID=5&lang=TR&bhcp=1
3 Ekim 2020 Cumartesi
Barbizon Okulu ve Doğa Ressamları
15 Eylül 2020 Salı
Yunan Sanatında Grifon, Sfenks ve Kentauros
1997 tarihli yüksek lisans tezim: Eski uygarlıkların mitolojilerindeki karışık yaratıklardan yola çıkarak Yunan Sanatında Grifon, Sfenks ve Kentauros. Konuyu seçme nedenim tamamen kişisel: sanat tarihi eğitimi alsam da mitolojiye* ve arkeolojiye olan ilgimden kaynaklanıyor. Kökenleri Mezopotamya ve Mısır'a dayanan üç efsanevi yaratık binlerce yıl çeşitli sanat eserleri üzerinde sıkça yer alır. Yunan'da sanat M.Ö. ikinci binden itibaren Girit ve Miken kültürleriyle başlasa da bu kültürlerin ortadan kalkmasından sonraki Karanlık Çağ'ın ardından M.Ö. 8. yüzyılda Doğu ile ilişkiler sonucu gelişir. Bu dönemde Mezopotamya, Mısır, Suriye, İran ve Anadolu'dan gelen etkilerle bazı motifler ve üsluplar Yunan Sanatı'na girer. Tezin amacı Doğu uygarlıklarının Yunan Sanatındaki etkilerini de göstermektir.
İstanbul Teknik Üniversitesi - Sosyal bilimler Enstitüsü
Bu tez, YÖK tez merkezinde bulunmaktadır. Teze erişmek için tıklayın. Eğer tez bulunamazsa, YÖK Tez Merkezi'ndeki tarama bölümünde tez numarasını arayabilirsiniz. Tez numarası: 64202
20 Mayıs 2018 Pazar
Perge Antik Kenti
Çok sayıda turistin ziyaret ettiği Perge Antalya'nın en yakınında olmakla birlikte kentin kültürel ve tarihi zenginlikleri açısından da ilk sıralardaki yerini koruyor. Buluntulardan Erken Tunç Çağı'nda kurulduğu düşünülen ve UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne eklenen antik kentten arkeolojik kazılar sonucu çıkarılan birbirinden değerli Roma dönemi heykelleri bugün Antalya Müzesi'nde sergileniyor.
11 Şubat 2018 Pazar
Türk Resminde Soyut'un Başlangıcı
Soyut bir resim, yüzyıllardır alışılmış insan figürlü resimlerden farklı bir etki verir. Burada konu resmin kendi sorunları olur. Renk ve kompozisyon elemanlarının birbirleriyle uyumu yanı sıra sanatçının iç dünyasının şekillenmesi, ortaya konulması önemlidir. İlk bakışta seyirciye tanıdık figürler ve nesneler çağrıştırmadığı için anlaşılmaz gelebilir. Sanatçılar modem resmin ortaya çıktığı dönemlerde bu tür resmi açıklama gereği duyarlar. Wassily Kandinsky 1912 tarihli "Sanatta Zihinsellik Üzerine" adlı kitabında soyut sanatın felsefi yönüyle, Paul Klee "On Modem Art" da modern sanat ile ilgili yazar. Her iki sanatçı da resim ve müzik arasında ilişki kurarlar. Piet Mondrian ise görünen şeylerin gerisindeki gerçekliği arar. İnsanın duygularını harekete geçirecek yaklaşımlardan kaçınır. Ona göre ”Gerçek objeler kullanıldığı zaman duygular harekete geçer ve saf gerçek görünmez". Doğadan yola çıkarak soyutlar, sonunda doğayla da bağlantısı kalmayan bir noktaya ulaşır. Soyut resimde figüratif resimdeki gibi gelenekselleşmiş perspektif ve derinlik ön ve arka plan bilgileri önemini yitirir.
12 Ocak 2018 Cuma
Loving Vincent
15 Ekim 2017 Pazar
Ai Weiwei Porselene Dair Sergisi
Çalışmalarında kültürel ve tarihi açıdan önemli olan geleneksel Çin porselenleri üzerinde görülen motifleri güncel konularla bütünleştiriyor. Özellikle duvar kağıtlarında ve üst üste yerleştirilmiş vazolardaki savaş, harabeler, yolculuk, denizi geçmek, sığınmacı kampları gibi sahneler oldukça etkileyici. Bu trajik konuya insanların dikkatini çekip mültecilerin içinde bulunduğu zor koşulları gözler önüne seriyor. Porselenlerde işleyerek 60-65 milyon insanın evlerinden ve vatanlarından ayrılmak zorunda kalması meselesiyle yüzleşilmesi gerektiğini de anlamamızı sağlıyor.
17 Mayıs 2017 Çarşamba
Selçuklu'nun ve Mevlana'nın Kenti Konya - 2 - Arkeoloji Müzesi
4 Mayıs 2017 Perşembe
Yerebatan Sarnıcı
8 Şubat 2017 Çarşamba
Sanata Yüzeysel Bir Tepki: Kitsch
5 Kasım 2016 Cumartesi
Zamanın Sarkacındaki Adam
Burhan Uygur, Ressam ve Çulsuz Modeli, 9 x 13 cm, Fotoğraf üzerine desen, Nazmi Yılmaz Ailesi Koleksiyonu |
20 Eylül 2016 Salı
Bauhaus Mobilya Tasarımı
10 Eylül 2016 Cumartesi
James Ensor'un İronik Resimleri
Ensor’un çocukluğunda tavan arasında bulduğu maskeler, kuklalar ve babasının dükkânındaki deniz kabukları, egzotik oyuncaklar imgelem gücünün gelişmesinde rol oynar. Yaşadığı kent olan Ostende’nin gündelik yaşamını özellikle baloları, karnavalları, festivalleri ve plajları kalabalık sahnelerle resimlerine aktarır. Gönül gözüyle gören, içe dönük, insanlara ve dünyaya yabancılaşan bir kişi olarak gerçeklerden uzaklaşmayı tercih eder. Resimlerinde, baskılarında ve çizimlerinde koyu renklere ve alaycı mizaha rastlanır. Toplumun yaşam biçimiyle, davranışlarıyla, ikiyüzlülüğüyle acımasızca dalga geçer. Toplumsal sahteliğin simgesi gördüğü çılgın maskelerle yozlaşmayı yansıtır. Bu tutumuyla Rönesans Flaman ressamlarından Bosch’un ve Bruegel’in alay eden geleneğini devam ettirir.
31 Ağustos 2016 Çarşamba
İznik'te Tarihin İzinde
Bizans, Selçuklu ve Osmanlı'nın kısa bir süre başkenti de olan İznik eski adıyla Nikea dikkate değer bir ilçe... Çok sayıda uygarlığın yerleştiği antik kent türbeleri, camileri, kiliseleri, hamamları, surları, tiyatrosu ve diğer yapılarıyla açık hava müzesini andırır. Altınşehir İznik'e en az bir günü ayırarak gezmek Anadolu'nun kültürel ve tarihi zenginliğini keşfetmek açısından harika bir fırsat.
24 Ağustos 2016 Çarşamba
Romantizm ve Sanat
Genç dehalardan Novalis gecenin gündüze üstünlüğünden, gizemli karanlıkların ayartıcılığından söz eder. Novalis’e göre: Gizemli yol içe açılandır. Doğa uçsuz bucaksız bir simgedir. Evren insanın içindedir ve insan evrenin sırlarını çözmek için kendine yönelmelidir. İngiliz şair Shelley evrenin ruhu olduğuna inanır. Kederli Alman şair Hölderlin’in şiirlerinde doğaya övgü vardır ve doğanın insanı içinde bulunduğu kuşkulardan, çaresizlik hissinden kurtaracağı belirtilir. Çağın hüznünü yansıtan Chateaubriand kurulu düzeni yadsır. Çalışmalarında yaşama duyduğu kini ve umutsuzluğunu işler. Başka bir romantik Lamartine'in şiirlerinde ise hiçlik ve boşluk duygusu egemendir. Hayatının son dönemlerinde öncekine oranla daha acı bir kederle yazılmış içe kapanık ve dağınık şiirleri vardır. Romantiklerin en yalnızı Gérard de Nerval'dır (1808–1855). Bilgilerinin aşırılığından beynine fazla yüklenme olan ve mistik hezeyan krizlerinin ardından sekiz ay tımarhanede kalan Nerval bu dönemden sonra simyacılığa, parapsikolojiye, metafiziğe, mitolojiye ilgi gösterip bu konuları araştırır. İmkânsız aşkına kavuşamaması hastalığını ilerletir...
20 Mayıs 2016 Cuma
Van Gogh Shadow
1. Fishing Boats on the Beach at Saintes-Maries 2. Langlois Bridge at Arles 3. Farmhouse in Provence
Music: Experience - Ludovico Einaudi