İstanbul her mevsimde ayrı bir güzelliğe bürünüyor. Bazen tam anlamıyla içine girmeden onu dışarıdan seyretmek daha iyi çünkü metropolde yaşamanın gereklerini yerine getirmedeki umursamazlık sinir bozucu olabiliyor. Doğduğu yerlerden göç edenlerin artık hayatlarını sürdürecekleri kentin düzenine uyması gerekir. Oysa gelen önceden alıştığı yaşam tarzını da beraberinde getiriyor. Sosyal çeşitliliğin, renkliliğin olması son derece doğal. Yine de temel bazı konularda anlaşmalı. Bireyin önce kendisine, sonra karşısındakine saygısıyla, düşünceli davranışlarıyla ve uzun bir geçmişe sahip kente karşı özenli tutumuyla kültürel zenginliğe ulaşılabilir. Başkasını rahatsız etmediği, şehrin dokusuna zarar vermediği sürece herkes geleneklerini devam ettirebilir ama bunlar tek doğruymuş gibi dayatılamaz...
18 Eylül 2011 Pazar
28 Ağustos 2011 Pazar
Nayad Bal'ın Kuşları


20 Ağustos 2011 Cumartesi
Prag'daki Müzeler

14 Ağustos 2011 Pazar
Ağaç Kitaplık

Fonksiyonla birlikte göze de hitap eden tasarımlar her zaman ilgi görür. Sadelik, kullanılan malzeme, renk önemli. Bu açıdan bakıldığında fotoğraftaki duvara monte edilen ağaç kitaplıkların çok başarılı olduğunu söyleyebilirim. Koreli genç tasarımcı Shawn Soh kitabın ağaçtan geldiğini de vurguluyor. Her ne kadar kitapların tozlanmaması için sertleştirilmiş cam kapaklı bir kitaplıkta durmasını uygun bulsam da bu tasarımı beğenmemem mümkün değil.
*****Bu
sayfadaki yazının tüm hakları yazara aittir. Sadece kaynak
gösterilerek, yazar adı ve orijinal sayfanın aktif linki belirtilerek
alıntı yapılabilir ve paylaşılabilir. Nalan Yılmaz adıyla tüm yazılar 'Creative Commons Attribution Noncommercial-No Derivative Works 3.0 Unported License' altında tescillidir. 
20 Temmuz 2011 Çarşamba
Viyana'da Bir Hafta Sonu
Prag kırmızı üçgen çatılı evleriyle, kararmış kuleleri ve heykelleriyle, eski sokakları ve meydanlarıyla hüzünlü ve gizemli. Biraz kasvette var evet Kafka'nın ruhundan mıdır nedir? Yine de ne olacağını bilmeden peşinden sürükleyen ve insanı içine çeken bir cazibeye sahip. Viyana ise bir zamanlar imparatorluk merkezi: müzikle, sanatla ve kültürle dolu olduğunu hissettirircesine görkemli ve gösterişli. Viyana'da Türk etkisi pek çok alanda yoğun -mesela günlük yaşamlarının vazgeçilmezi kahveyi Türklerden görüp almışlar- ve çok sayıda Türk yaşıyor olsa da ne yazık ki Viyana tarihinde ve kültüründe Türkler abartılı biçimde hep olumsuz ve zalim olarak anılmış. Bu günümüze kadar da çeşitli şekillerle canlı tutulmuş.
![]() |
Viyana |
Kaydol:
Kayıtlar
(
Atom
)