Nesnelerin biçim ve renklerinin ışığa göre değişimlerini veren Empresyonizm -İzlenimcilik- zaman içinde etkisini yitirir. Paul Cezanne resmin giderek kaybolmasının tersine çizimi, kompozisyonu, sağlam biçimleri ve kalıcılığı önemser. İzlenimcilerin resmi çözüp dağıtmasını doğru bulmaz. Resmi çizilen şeyin varlığında cismin eksiksiz kavranmasında görür. Geçici ve öznel izlenim yerine resmi bir kurgu olarak düşünür. "Çizimin ve biçimlendirmenin sırrı, tonları birbirine kontras ya da uyum oluşturacak şekilde düzenlemekte yatar." Geometrik şekiller doğanın özüdür. Sanatçı doğanın özünü çıkarmalı, kalıcı olanı verebilmelidir. Anıtsal hacimli figürler, geometrik düzlemler, renk ve ışıkla hacim ve perspektif vermek, yatay ve düşeylerle denge kurmak, kübik formlar kullanmak, Cezanne'nın resimlerindeki özelliklerdendir. Özellikle hacim ve nesnelerin yapısı üzerine çalışmalarıyla ve "Doğadaki her şey küre, koni ve silindir gibi modeller alır kendine. Ressamlar bu basit formlara dayanarak resim yapmayı öğrenmelidirler." sözüyle nesnelerin kavramını sorgulayan Kübizm'in doğuşunda etkisi vardır. Kübistlerin hacim araştırmaları geleneksel sanattan kopuşu getirir. Hacim tek bakıştan değil farklı taraflarından da gösterilir..
20 Mart 2016 Pazar
Empresyonizme İlk Tepkiler
Nesnelerin biçim ve renklerinin ışığa göre değişimlerini veren Empresyonizm -İzlenimcilik- zaman içinde etkisini yitirir. Paul Cezanne resmin giderek kaybolmasının tersine çizimi, kompozisyonu, sağlam biçimleri ve kalıcılığı önemser. İzlenimcilerin resmi çözüp dağıtmasını doğru bulmaz. Resmi çizilen şeyin varlığında cismin eksiksiz kavranmasında görür. Geçici ve öznel izlenim yerine resmi bir kurgu olarak düşünür. "Çizimin ve biçimlendirmenin sırrı, tonları birbirine kontras ya da uyum oluşturacak şekilde düzenlemekte yatar." Geometrik şekiller doğanın özüdür. Sanatçı doğanın özünü çıkarmalı, kalıcı olanı verebilmelidir. Anıtsal hacimli figürler, geometrik düzlemler, renk ve ışıkla hacim ve perspektif vermek, yatay ve düşeylerle denge kurmak, kübik formlar kullanmak, Cezanne'nın resimlerindeki özelliklerdendir. Özellikle hacim ve nesnelerin yapısı üzerine çalışmalarıyla ve "Doğadaki her şey küre, koni ve silindir gibi modeller alır kendine. Ressamlar bu basit formlara dayanarak resim yapmayı öğrenmelidirler." sözüyle nesnelerin kavramını sorgulayan Kübizm'in doğuşunda etkisi vardır. Kübistlerin hacim araştırmaları geleneksel sanattan kopuşu getirir. Hacim tek bakıştan değil farklı taraflarından da gösterilir..
11 Mart 2016 Cuma
Ünlü Sanat Eserlerini Canlandıran Çocuklar
Prag’da yaşayan grafik tasarımcı
ve fotoğrafçı Lucie Kruta 5 yıldır ünlü sanat eserlerini farklı bir bakış
açısıyla ele alıyor. Üç çocuğunu model olarak kullandığı düzenlemelerinin
fotoğraflarını ‘RembrandtedKids’ adlı blogunda paylaşıyor. Sanat tutkunu anne “sanatın oyunlardan, oyunların da sanattan esinlendiğini” ifade
ediyor. Başlangıçta sadece tuhaf ve çılgın bir fikirken, zamanla sanat ve oyun
iç içe geçip yeteneklerin de ortaya konulduğu eğlenceli bir üretime yol açıyor.
Hem çocuklarıyla birlikte vakit geçirip hem de sanatsal çalışmalara yönelik etkinlikte
bulunmak, bu projenin devamlılığını da sağlıyor ve yaşam tarzı haline geliyor.
Bir sanat eserini yeniden ele
alma ve canlandırma pek çok kez uygulanan bir yöntem aslında. Edebiyatta,
tiyatroda, sinemada, modada,
dekorasyonda, grafik tasarımlarında, endüstri ürünlerinde, gıda sektöründe vb.
alanlarda örneklerine rastlamak mümkün. Lucie Kruta da ünlü resimlerdeki
figürlerin yerine çocuklarını yerleştirip fotoğraflarını çekiyor. Resimlerdeki
figürlerin etrafındaki nesnelere ve bulundukları ortama yakın bir atmosfer
sağlayarak yapılandırdığı bu düzenlemelerle kızı Natty’nin, oğulları Olive ve
Victor’ın sanatsal yeteneklerini de gözlemleme şansı buluyor. Çoğunlukla
kendiliğinden bir gelişimle ilerleyen çalışmalarında fotoğraf ve resim arasında
da bağ kurarken her iki disiplinin biçimsel özelliklerini göz önünde
bulunduruyor...
5 Mart 2016 Cumartesi
Gustave Courbet'nin Gerçekçi Resimleri
Fransa’nın
İsviçre sınırı yakınındaki küçük bir kasabanın zengin bir ailesinden
gelen ve hukuk öğrenimini bırakarak resim derslerine devam eden Gustave Courbet’de (1819-1877) sanat günlük yaşamın içinde sosyal gerçekliğin
gösterildiği, alışılmadık ve rahatsız edici bir araca dönüşür. Figürlü
resimlerindeki ideal vücut ölçülerinde olmayan, doğal davranışlarıyla
iri yarı ve basit kişiler tepki toplar. Seyredene hoş duygular vermeyen
gerçekçi konuları ve figürleriyle toplumsal eleştiri kavramını resme
taşır. Özellikle Klasik ve Romantik anlayışı reddedişinin ve Realizmin
simgesi olan; idealize edilmemiş yırtık giysili köylüleri tasvir ettiği ‘Taş Kırıcılar’
ile keder ve yas gibi gerçek deneyimlerin hiç abartmadan
canlandırıldığı, sanatçının aile çevresinden kişilerden oluşan kalabalık
figürlü ve büyük boyutlu ‘Ornans’da Gömme Töreni’
tepkiyle karşılanır. Eski denenmiş yöntemler yerine yeni arayışlar içinde olan Realizm'in kurucularından Courbet, ölümün herkesin başına geleceğini
vurguladığı ve kuralları yıkan ‘Ornans’da Gömme Töreni’nin Romantizm'in
mezarı olduğunu da belirtir...
Kaydol:
Kayıtlar
(
Atom
)