İstanbul’da aynı hafta içinde
önce Sakıp Sabancı Müzesi’nde Joan Miró’nun Şubat ayına kadar sürecek
olan ‘Kadınlar Kuşlar ve Yıldızlar’ sergisi açıldı. Hafta sonu ise Haliç Kongre
Merkezi’nde 26 - 28 Eylül tarihlerinde uluslararası çağdaş sanat fuarı
ArtInternational’ın ikincisi düzenlendi. 24 ülkeden 80 galeri, 400’den fazla
sanatçı, 20 binin üzerinde ziyaretçi ile hafta sonu İstanbul’da sanat alanında
hareketlilik yaşandı. İki ana salon ve birbirine bağlı ara salonlarda
gezilebilen fuar 77 milyonluk satışla sona erdi. Modern ve çağdaş sanatçıların
çalışmalarını bir araya getiren fuara ilgi yoğundu. Galeri Lelong’dan İspanyol sanatçı Jaume Plensa’nın
2014 tarihli “Sanna in Umea” adlı bronz heykeli 235 bin euroya alıcı buldu.
Deweer Galeri’den Belçikalı Jan Fabre’nin 1996 tarihli ahşap, şövalye zırhı ve
böceklerden oluşan şaşırtıcı heykeli “Flaman Savaşçı” 160 bin euroya
satıldı. Fuarda Anish Kapoor, Joan Miró, Marina Abramoviç, Andy
Warhol, Banksy ve Damien Hirst gibi dünyaca ünlü sanatçıların eserleri de vardı.
20 Ekim 2014 Pazartesi
13 Ekim 2014 Pazartesi
Pablo Picasso: Guernica
İnsanların birbirini öldürebildiği bu acımasız dünyada ne kadar mutlu olunabilir ki? Hiçlikte Bir Söz
Resim: Pablo Picasso, Guernica, 1937, tuval üzerine yağlıboya, 3,5 m x 7,8 m,
Museo Reina Sofia, Madrid
1937 yılında Paris Dünya Sergisindeki İspanyol pavyonu için yaptığı 3.5 x
7.8 m ölçülerindeki anıtsal duvar resminde Picasso, kutsal bir meşe
ağacının orada bulunması nedeniyle Basklılar ve Cumhuriyetçi
direnişçiler için önemli olan Guernica adlı bir kasabanın bombalanmasını
resmeder. Guernica İspanyol Milliyetçileri’nin yönlendirmesiyle Alman
uçakları tarafından bombalanır. Kasabadaki erkeklerin çoğu savaşta
olduğundan masum siviller üzerine yönelik bu insanlık dışı saldırıda
ölenlerin çoğu kadınlar ve çocuklardır. Picasso, İspanya İç Savaşı ile
ilgili duygularını dışa vurduğu ve genel olarak o yıllardaki bütün
savaşların getirdiği dehşeti ve yıkımı gösterdiği ‘Guernica’ dışındaki
resimlerindeki nesnelere ve figürlere kendileri dışında bir anlam
yüklemez.
Sanatçı acı ve yıkım üreten olarak gördüğü Milliyetçilerin lideri General Francisco Franco’ya karşı Cumhuriyetçi mücadeleci gençleri destekleyerek maddi yardımlarda bulunur. İspanyol Savaşı’nın, halka ve özgürlüğe karşı olan gericiliğe yönelik bir mücadele olduğunu belirtir: “Çocuk feryatları, kadınların feryatları, kuş feryatları, çiçek feryatları, taşların ve kirişlerin feryadı, tuğlaların feryadı, mobilyaların, yatakların, sandalyelerin, perdelerin, tavaların, kedilerin ve kâğıtların feryatları, birbirlerini tırmalayan kokuların feryatları, dumanın feryatları, tencerede pişenlerin boğazı yakan feryatları ve kemiği kemirirken, dişlerini kıran denizi istila eden kuş yağmurlarının feryatları…” (1). İşte bu feryatlar Guernica’dan dışarı taşar.
Daha detaylı bilgi için Picasso’nun İki Kübist Resmi: ‘Avignon’lu Kızlar’ ve ‘Guernica’ adlı yazımı tıklayın.
Sanatçı acı ve yıkım üreten olarak gördüğü Milliyetçilerin lideri General Francisco Franco’ya karşı Cumhuriyetçi mücadeleci gençleri destekleyerek maddi yardımlarda bulunur. İspanyol Savaşı’nın, halka ve özgürlüğe karşı olan gericiliğe yönelik bir mücadele olduğunu belirtir: “Çocuk feryatları, kadınların feryatları, kuş feryatları, çiçek feryatları, taşların ve kirişlerin feryadı, tuğlaların feryadı, mobilyaların, yatakların, sandalyelerin, perdelerin, tavaların, kedilerin ve kâğıtların feryatları, birbirlerini tırmalayan kokuların feryatları, dumanın feryatları, tencerede pişenlerin boğazı yakan feryatları ve kemiği kemirirken, dişlerini kıran denizi istila eden kuş yağmurlarının feryatları…” (1). İşte bu feryatlar Guernica’dan dışarı taşar.
Daha detaylı bilgi için Picasso’nun İki Kübist Resmi: ‘Avignon’lu Kızlar’ ve ‘Guernica’ adlı yazımı tıklayın.
Picasso ile ilgili diğer yazılarım:
Pablo Picasso’nun Mavi Dönemi
Kübizm ve Sürrealizm
Avignon'lu Kızlar
***Bu
sayfalardaki yazıların tüm hakları yazara aittir. Sadece kaynak
gösterilerek, yazar adı ve orijinal sayfanın aktif linki belirtilerek
alıntı yapılabilir ve paylaşılabilir. Nalan Yılmaz adıyla tüm yazılar 'Creative Commons Attribution Noncommercial-No Derivative Works 3.0 Unported License' altında tescillidir. 2008-2018
8 Ekim 2014 Çarşamba
Sakıp Sabancı Müzesi Bahçesi
Daha önce Miró sergisine nasıl sabırsızlıkla gittiğimden bahsettim. Serginin Sakıp Sabancı Müzesi'nde olmasına da sevindim. Bu müzede daha önce de pek çok sergiyi gezdim. Sergileme düzeni ve seçilen sanatçılar ya da konular hep iyiydi. Ayrıca 'Tanzimattan Cumhuriyete Türk Resim Sergisi'ni de ikinci kez gördüm. O da müzenin değerli bir koleksiyonu. Bir de kalıcı olarak Kitap Sanatları ve Hat koleksiyonu var.
Müze'ye ulaşmadan önce caddeden kapıdan girince huzurlu bir ortama ayak basılıyor. Bilet alıp geçtikten sonra hoş bir görünüme sahip minik bir yapay şelalenin yanındaki merdivenlerden ağaçlar, sütun başlıkları, kabartmalar arasından çıkılıyor. Bu noktada müzenin ana binası görülüyor. Her seferinde bu binanın aşağıdan görüntüsünün fotoğrafını çekmeyi de ihmal etmem. Müze bahçesinde çok fazla ağaç ve çeşitli bitkiler var. Ayrıca aralarda mermer veya taş heykeller ve çeşmelerle karşılaşılıyor. Tabi yüksek bir kaide üzerinde yükselen hareket halindeki at heykelini unutmamalı. Bahçedeki terastan Boğazı seyretmek de ayrı bir keyif. Sergi sonrası insan bu saklı bahçeden ayrılmak istemiyor. İyi ki eskiden özel olan bu mülk ve çevresi kamuya yönelik faydalı bir kuruma dönüştürülmüş.
*****Bu sayfalardaki yazıların tüm hakları yazara aittir. Sadece kaynak gösterilerek, yazar adı ve orijinal sayfanın aktif linki belirtilerek alıntı yapılabilir ve paylaşılabilir. Nalan Yılmaz adıyla tüm yazılar 'Creative Commons Attribution Noncommercial-No Derivative Works 3.0 Unported License' altında tescillidir.
2 Ekim 2014 Perşembe
Ve Miró'ya Kavuştum...
Emirgan’da Sakıp Sabancı Müzesi’ndeki Joan Miró'nun 'Kadınlar, Kuşlar, Yıldızlar' sergisi 23 Eylül'de açıldı ve 1 Şubat 2015'e kadar gezilebilecek. Açıldığının ertesi günü hemen müzeye koştum çünkü en sevdiğim ikinci ressam olan Miró'nun resimlerine hayranlığım 25 yıl öncesine kadar gidiyor :). Önceki yıllarda Pera Müzesi'nde yine bir sergisi olmuştu ama daha çok aside yedirme ve taş baskılar, birkaç heykel, bir vazo, kitap resimleri ve üç tuval resmi vardı. Sabancı Müzesi ilk defa sergilenecek eserlerin ve kişisel eşyalarının olmasıyla farklılık yaratırken 123 eser de sunuyor. Sergiyi mutlulukla gezdim. Gözden kaçırdığım ayrıntılar için Şubat'a kadar birkaç kez daha gitmeyi planlıyorum. Açılışın ertesi günü Çarşamba'ya denk geldiğinden ücretsiz günüydü. Diğer günler giriş ücreti tam 20 TL, öğrenci 10 TL. Çok aşırı bir kalabalık yoktu ama yoğunluk ve ilgi vardı yine de. Müzeden ayrılmadan güzel ve bakımlı bahçede oturup Boğazı seyrettim. 17.00' ye doğru ayrılırken başka şehirden gelen bir otobüs dolusu Miró sevenleri sergiyi gezmek için sabırsızlanıyordu.
Kaydol:
Kayıtlar
(
Atom
)