Mobilya alanında 1950'ler bazen kitsch sınırlarını zorlayan mantarsı, eğrisel tasarımların olduğu yıllardır. Dönemin en önemli ismi Charles Eames'tir. Mimar Euro Saarinen'in 1956 tarihli tek bacaklı Lale Sandalyeleri de tüm dünyaya yayılmıştır. Plastik malzemenin kalıba dökülmesiyle oluşturulmuş sandalyelerin oturma kısmında renkli kumaş minderler yer alır. Harry Bertoia'nın organik biçimli sandalyeleri çelik krom ağdan bir yastıkla meydana getirilmiştir. Polyester, alüminyum, kontrplak kullanımları dikkati çeker. Yaslanılan ağ kısım yelpaze gibi açılmıştır. Oturulan bölümde kumaş minder kullanılır. Ayaklar ince çubuklar halindedir. Charles Eames'in chaise lounge adlı mobilyası kalıplanabilen sert plastikten yapılmıştır. 1948 tarihli bu koltuk sentetik örtüye sahiptir. Henry Moore'un heykellerini andıran koltukta simetri ve orana uygunluk önemsenmemiştir. Koltuk ince bacaklarla çarpı şeklinde kaide üzerine oturur...
1950'lerde tasarımcılar Zanotta, Cassino, Capellini, Molteni gibi önemli İtalyan firmaları için mobilya üretiyorlardı. Poliüretan köpükten yapılmış koltuklar, tüketim ve pop kültürü sentezi vakum ambalajlı koltuklar, plastik koltuklar o yılların geçici ama fantastik mobilyalarıdır. Pop sanatın çılgın örnekleri ve kadın figürlü tasarımlar ilginçtir. 1972'de Studio 65 tasarımcıları tarafından üretilen kanepede Marilyn Monreo'nun dudaklarından esinlenilir. Kanepe, kalıplanabilen yapay köpük ve esnek döşemelik kumaş sayesinde rahattır. Dudaklar gibi el ve eldiven de insanı kavrayabilen veya taşıyıcı öğe olarak mobilyada esin kaynağı olmuştur.
1970'lerde moderne karşı tepki olarak ortaya çıkan Post Modernizm mobilyada da uygulanır. Modern sanatta geçmişe yönelme ve ironi yoktur. Potmodernist mobilya tarihselci eğilimleri yeniden canlandırır. Eski biçimlerden esinlenerek yenilerini oluşturur. Kitsch´e ulaşan ürünler ortaya çıkar. Tüm davranış ve eğilimleri her türlü biçimi, öğeyi ve biçim zenginliğini sonuna kadar kullanırlar. 1980'lerde Ettore Sottsass 'bugün yaptığımız her şeyi kullanıyoruz. Üretimlerimiz hayata adanır gelecek kuşaklara değil' der. 1981 yılında tasarladığı raflarda efsanevi semboller ve renkli plastikten mobilyalar üretmiştir. Hans Hollein'in 1981 tarihli Marilyn Kanepesi'nde az bulunur ahşap ve eski koltuk kumaşının birlikteliği görülür. Simetrik olmayan kıvrımlı bir forma sahip organik bir dizayndır.
1980'lerde teknik olarak sosyal, ekolojik ve kültürel gelişmeler stile de yansıdı. Sanat 1960'ların kavramsal safhasından dışavurumcu, figürlü yoluna döndü. Mimari ve dizaynda modernizmin ve fonksiyonelliğin kuralları geri çevrildi. Dizayn sadece reklamda, pazarlamada değil bireysel yaşamda da anahtar bir rol aldı. Medyada ve sergilerde bir oyun haline geldi. Yeni nesil tasarımcılar artık herhangi bir şirketle sınırlandırılmadı ama kendi doğrularında medya pazarlamacısı oldular. Yeni dizaynda ideolojik fonksiyonellikten vazgeçme söz konusudur. Küçük ve tek parçalar, stillerin karışımı, alışılmamış malzemeler, bütün dünyayı kapsayan hisler, alt kültürlerden etkilenmeler, ironi, nükte ve kışkırtıcılık, tasarımcı grupların oluşması, kendi üretiminin dağıtımını yapma gibi özellikler görülür. Ettore Sottsass dizaynın bir nova gibi patladığını söyler.
Endüstriyel tasarımda 1950'lerde stil, 1960'larda kullanım, 1970'lerde estetik, 1980'lerde anlam, 1990'larda ise bireysel sunumlar ve deneysellik önem kazanır. Bugün her şey bilgisayar programlarına bağlı olarak gelişim gösteriyor. Dizaynın klasik sahalarında yeni çalışma alanları açılıyor. Teknik fonksiyon artık somut ve dokunulmazlığa sahiptir. Dizaynda pratiklik, fonksiyonellik ve estetiğe dikkat edilir. Yakın geçmişe kadar tasarımlarda fonksiyonellik tek kabul edilendi. Biçim fonksiyonu izliyordu. Dizayn kullanılabilirlikle, yüksek kalite ve uygun ücretle eş anlamlıydı. 20. yüzyılda endüstride dizayn sadece mühendislerin ilgilendiği bir alan değildir. Sanatçılar ve mimarlar da endüstriyel tasarımın içine girmişlerdir.
19. yüzyılda demir ve camın kullanılması ve makineye geçişten dolayı mühendislerin çağıydı. Arts and Crafts, Art Nouveau, De Stijl, Bauhaus, Dada, Art Deco, 20. yüzyılın ortalarına doğru birbirini izleyen akımlar oldu. Dadaizmin endüstri tasarımında etkisi büyüktür. Bilinen, o güne kadar kabul edilen bütün akımları yok etmeyi amaçlayan bu anlayışta sanatı özgür hale getirip yeni ufuklara götürme isteği vardı. Duchamp'ın çalışmalarıyla bir endüstri ürününün sanat değeri olduğu vurgulanıyordu. Endüstri ürünlerini bir araya getirerek, ya da tek başına hiç dokunmadan sunuyordu. Insanların kullandığı her şeyin etkili bir formu olabileceği düşüncesi hakimdi. 1950'lerden sonra akımlar içinde yer alan sanatçıların yanı sıra bireysel tasarımlar da görüldü. Biçim önem kazandı. Modern anlayış kırıldıkça tarihselliğe dönüş başladı. Eski üsluplar ve süslemeler kullanılarak yepyeni ürünler ve tasarımlar gerçekleşti. Pop art, post-modernizm, memphis, kitsch, yeni dizayn, anti-dizayn, çevreci ve arabesk gibi alternatif modeller ortaya çıktı. Pop Art'ta çok renkli tasarımlar dikkat çekerken Post-modern tasarımlar minimalist formlarla süslemeyi bir araya getirdiler. 1970'lerde, 1980'lerde ve 1990'larda bu yeni hareket hayatın her alanındaki kullanım eşyalarına yayıldı.
Günümüzün endüstriyel tasarımı konusunda kesin bir şey söylemek güç ama bireysel tasarımcılar ön plana çıkıyor. Sanat, endüstri ve teknoloji birbirleriyle sıkı ilişki içinde. Sanatta geleneksellik kırılıp resim, fotoğraf, endüstri ürünleri, heykel, yazı ve hayatımıza giren pek çok nesne bir araya getirilip sergileniyor. Tasarım kavramı ve düşünce ön planda. Günlük kullanım eşyaları ve nesneler eskiye göre çok daha fazla ve karmaşık. Teknolojinin sağladığı kolaylıkla birlikte makine üretimi olan eşyalarda da form disiplini, zarafet ve uyum aranan özelliklerdir
.
Günümüzün endüstriyel tasarımı konusunda kesin bir şey söylemek güç ama bireysel tasarımcılar ön plana çıkıyor. Sanat, endüstri ve teknoloji birbirleriyle sıkı ilişki içinde. Sanatta geleneksellik kırılıp resim, fotoğraf, endüstri ürünleri, heykel, yazı ve hayatımıza giren pek çok nesne bir araya getirilip sergileniyor. Tasarım kavramı ve düşünce ön planda. Günlük kullanım eşyaları ve nesneler eskiye göre çok daha fazla ve karmaşık. Teknolojinin sağladığı kolaylıkla birlikte makine üretimi olan eşyalarda da form disiplini, zarafet ve uyum aranan özelliklerdir
Kaynaklar:
(1) Güven, Tülin, Mobilya'da İşlev ve Gelişen Stiller, Mobilya & Tekstil, İstanbul, Kış, 1999, s: 85, 89
(2) Hauffe, Thomas, Design a Concise History, Laurence King Publishing, London, 1998, s: 153, 158
NALAN YILMAZ, 30 Aralık 2002 Pazartesi, Hürriyet, Agora
Bu konuyla ilgili diğer yazılarım:
20. Yüzyılda Mobilya Tasarımı 1
Tasarım Ürünü Sanat Eseri midir? - 1
De Stijl Mobilya Tasarımı
Bauhaus Mobilya Tasarımı
Gelenekten kopuş: Yeni Sanat (Art Nouveau)
19. Yüzyılda İngiltere’de ‘Güzel Sanatlar ve El Sanatları
*****Bu sayfalardaki yazıların tüm hakları yazara aittir. Sadece kaynak
gösterilerek, yazar adı ve orijinal sayfanın aktif linki belirtilerek
alıntı yapılabilir ve paylaşılabilir. Nalan Yılmaz adıyla tüm yazılar 'Creative Commons Attribution Noncommercial-No Derivative Works 3.0 Unported License' altında tescillidir.
0 comments :
Yorum Gönder