13 Mart 2010 Cumartesi

Konstrüktivist Sanatçı Naum Gabo

20. yüzyılda farklı bir arayışa yönelen ve teknikle birlikte hareket eden sanatta evrensellik önem kazanır. Sanatı yaşamın içine sokmaya çalışan sanatçılar, belirli gruplar oluşturarak manifestolar yayınlamaya başlarlar. Kübistler, Fütüristler, Püristler, Süprematistler, Konstrüktivistler, Dadaistler, Soyut çalışanlar, Bauhaus Okulu ve De Stijl akımı sanatçıları birbirleriyle etkileşim içindedirler. Yeni olanı daha önce hiç görülmemiş bir biçimde ortaya koymaya çabalarlar.

Rus heykeltıraş Naum Gabo (1890-1977) bu ortamın içinde yetişen bir sanatçıdır. 19. yüzyılda Rusya’da patronlar Batı’ya açılıp Fransa’da önemli sanatçıların atölyelerinden yapıtlar alırlar ve koleksiyon oluştururlar. 1906’da ‘Sonbahar Salonu’nda düzenlenen sergide İlkçağ’dan o döneme kadarki Rus Sanatı ziyarete açılır. Rus devrimiyle birlikte gelen karışıklık ortamında sanatçılar ön plana çıkar. Devrim, sanatçıları destekleyerek köklü değişiklikler getirir. Naum Gabo, çağdaşı Rus aydınlarıyla birlik içinde hareket eder. Yoğun bir sanat yaşamının olduğu Moskava’da, Malevich ve Tatlin etrafında toplanan avangard Ruslar bir grup kurarlar. ‘Rus Konstrüktivistleri’ olarak anılan bu sanatçılar figüratif sanata inanmazken taklitten de uzak dururlar. Üç boyutlu çalışmalarında teknikleriyle ve kullandıkları malzemeyle hareketin gösterilmesi üzerine yoğunlaşırlar. Dördüncü boyut olarak zamanın da yer aldığı mekân konstrüksiyonları, dinamik uzay kompozisyonları, havayla ya da dokunmayla kımıldayan, biçim değiştiren, ses veren, renk ve ışık yansıtan mobiller yaparlar. Makine üretimi önemli bir ifade aracıdır. Mimar, sanatçı ve mühendis işbirliğiyle meydana getirilen çalışmalarda gelenekselden sıyrılma dikkat çeker. 


Rodchenko, Tatlin, Gabo, Pevsner, Moholy-Nagy, Lissitzky, Schwitters gibi sanatçılar, 1921’de Lenin’in ekonomi politikasının ilanından sonra bölünürler ve yönetimle ters düşüp dışlanırlar. Biçimci ve tutucu olarak suçlanırlar. Naum Gabo gibi avangardlar bu gerilemeye direnirler. Rusya’dan ayrılıp Batı’da çalışmalarına devam ederler ve yenilikçi sanatı yayarlar. Avrupa’da Mondrian, Van Doesburg, Vantongerloo, Rietveld gibi De Stijl sanatçıları da Konstrüktivist anlayışa yakındırlar. Matematik formüllere göre basit, saf geometrik biçimlerden oluşan heykeller, soyut resimler, dekorasyon ürünleri ve mimari projeler üretirler. De Stijl içinde gelişme gösteren Elemantarizm ile konstrüktivizm arasında kuramsal olarak kesin bir ayrım yoktur. 1919 yılında açılan Bauhaus’un biçim eğitimi de konstrüktivist esaslara paraleldir. Bauhaus hocalarından Moholy-Nagy mekanik hareket ve ışık konusundaki fikirlerini tasarılarına yansıtırken, en son teknikleri de çok boyutlu olarak kullanır.

Gabo Münih’te tıp ve mühendislik öğrenimi görürken, Wölfflin’in sanat tarihi derslerine de devam eder. İlk konstrüksiyonlarını 1915 yılında gerçekleştirir. İstek üzerine mimari taslaklar da hazırlayan sanatçının ilk heykellerinde, demir ve selüloit düzlemlerden oluşan soyut başlar dikkat çeker.
Saf heykel biçimlerinin çoğu büyük boyutlu anıt olarak uygulanabilir. İngilizce, Almanca ve Fransızca konuşup yazabilen Naum Gabo, ağabeyi Antoine Pevsner ile karıştırılmamak için soyadını değiştirir. Pevsner ile birlikte 1920 yılında Rusya’da açık hava sergisi düzenlerler. Aynı yıl Konstrüktivizmi açıklayan teorilerden söz eden ve duvar afişi olarak bastırdıkları ‘Gerçekçi Manifesto’yu yayınlarlar. Gabo, Fütüristleri alaya alarak güneş ışınına, yıldızlara, gökyüzüne bakmak gerektiğini, evren karşısında insanın ürettiği şeylerin hızından söz edilemeyeceğini belirtir.


Gerçekçi Manifesto’ya göre sanatın amacı hacim, renk, mekân gibi temel özelliklerin fiziksel, estetik ve işlevsellik kapasitesini keşfetmektir. Sanat, mekân ve zamana dayanır. Heykel, zaman ve mekânın canlı imgesidir. Heykel güç ve mimari ifade imkânı kazanırken formuyla geleceğe taşınacaktır. Gerçek zaman duygular içinde değildir. Zamanın niteliği dinamik unsurlarla, ışığın değişimiyle, malzemeyle ve biçimlerle verilebilir. Kesin biçimlerde gerçek bir gücün bütün özellikleri bulunur. Konstrüktif zihin sonsuz anlatım kaynağına sahiptir. Sanatın en önemli öğeleri kinetik ritimlerdir. “Biz sadece tasarladıklarımızı, elimizden çıkanları, yaptıklarımızı bilebiliriz ve ne yapıyorsak, ne tasarlıyorsak bunlar birer gerçektir. Bunlara imge diyorum ben ve sanıyorum ki bunlar gerçeğin ta kendisidir, bunların dışında bir gerçek olamaz. Meğer ki yaratma süreci içinde bu görüntüler değişsin: O zaman yeni gerçekler yaratmış oluruz.

1920’de yaptığı ‘Kinetik Heykel: Yükselen ve Durağan Dalga’ elektrik gücüyle titreşim yapan çelik yaydan oluşan bir heykeldir. Sanatçı burada kullandığı tekniğin sınırlı olduğunu düşünür. 1922’de Rusya’dan ayrılır ve 1932 yılına kadar Berlin’de yaşar. ‘Konstrüktivist Heykel’ adlı ilk kişisel sergisini, Hanover’de, soyut sanatı destekleyen bir galeride açar. Paris’e gittiğinde soyut ve Konstrüktivist sanatçıların sığınağı gibi olan ‘Abstraction-Création’ grubuna girer. 1935’ten sonra Londra’da sergilere katılır. 1937’de birkaç sanatçıyla beraber ‘Circle: An International Survey of Constructivist Art’ adlı 300 sayfalık kitabın editörlüğünü üstlenir. Kitapta ‘The Constructive Idea in Art’ adlı denemesi de yer alır. Bu giriş yazısında, sanatın günlük yaşama ve insana yakın olduğunu, konstrüktif figürün kübizmden alındığını ama kübizmin durağan olduğunu, kendilerinin ise kinetiği getirdiklerini belirtir.


İngiltere’de yaptığı heykellerinde naylon iplik kullanmaya başlayan sanatçı, evren ve sonsuzluğu akla getiren, doğaya bağlı olmayan, içeriği kendine ait nesneler üretmeyi amaçlar. ‘Doğrusal Konstrüksiyon No: 2’ adlı heykelin yirminin üzerinde örneği vardır. Hem ayakta duran hem asılı olan bu çalışmada, naylon ipler, kesişen iki plastik düzlem etrafında dolanır. Düzensiz şekilli şeffaf plastik yüzey, iplerle üç boyutlu hale gelir. Gabo 1946’dan sonra Amerika’ya göç eder ve Konstrüktivist heykel geleneğini ayakta tutar. Avrupa ve Amerika’da pek çok sergisi düzenlenen sanatçı, 1971 yılında Connecticut’ta hayata veda eder.

Pevsner, heykellerinde bronz veya pirinç telleri uç uca birleştirirken, sezgisel olarak çalışan Gabo, plastik maddelere, naylona, cama, çeliğe ve alüminyuma başvurur. Kullanılan malzemeyle geometrik şekillerin düzenlenişi, endüstriyle de ilişki içinde olduklarını gösterir. Soğuk gibi görünse de şiirle aklın tam soyutlukla birleştiği, ağ gibi saydam bir biçimde düzenlenen genellikle ince yapılı bu tür mekân strüktürlerinde ışığın rolü fazladır. Malzemelerin mekanik kalitesiyle lirik güzelliğin birleştiği bu tasarılar, evrenin ve onu yaratan güçlerin bir örneği gibidirler. Bir gerçeklik de oluştururlar.


Gabo, diğer Konstrüktivistler gibi,çalışmalarıyla 1960’larda kendini gösteren mekanik, elektronik, dönüşümlü ve titreşimli hareketlerden, hava, su, su buharı gibi doğal güçlerden faydalanan Kinetik Sanat’ın da öncülerinden kabul edilir.

“Konstrüktivizm, yaşama karşı bütün insan ilişkileridir. Bir düşünme, davranma, kavrama ve yaşama tarzıdır… Biz yapıtlarımızı bir mühendisin köprü kurması gibi kurarız. Yapıtlarımızı evrenin kendininkileri kurduğu gibi kurarız.”

Kaynaklar:
 

1- Germaner, Semra, 1960 Sonrası Sanat, Akımlar, Eğilimler, Gruplar, Sanatçılar, Kabalcı Yayınevi, 1997, İstanbul
2- İpşiroğlu Mazhar, İpşiroğlu Nazan, Sanatta Devrim, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1993
3- Lynton, Norbert, Modern Sanatın Öyküsü, çev: Cevat Çapan, Sadi Öziş, Remzi Kitabevi, 2. Basım, İstanbul, 1991
4- Merter, Mustafa, Dokuz Yüz Katlı İnsan, Tasavvuf ve Benötesi Psikolojisi, Kaknüs Yayınları, 5. Basım, 2008, İstanbul
5- Muller, Joseph-Emile, Modern Sanat, çev: Mehmet Toprak, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1972
6- Ögel, Semra, Çevresel Sanat, Çağımızda Çevre Yaratma, Etkileme ve Yorumlama, İ.T.Ü Mimarlık Fakültesi Yayınları, İ.T.Ü Gümüşsuyu Matbaası, 1977
7- Pischel Gina, Sanat Tarihi Ansiklopedisi, C. 4, çev: H. Kuruyazıcı, Ü. Alsaç, Görsel Yayınlar, İstanbul, 1981

Nalan Yılmaz, Naum Gabo ve Konstrüktivist Sanat, 4 Mart 2010, Lebriz Sanal Dergi


*****Bu sayfalardaki yazıların tüm hakları yazara aittir. Sadece kaynak gösterilerek, yazar adı ve orijinal sayfanın aktif linki belirtilerek alıntı yapılabilir ve paylaşılabilir. Nalan Yılmaz adıyla tüm yazılar 'Creative Commons Attribution Noncommercial-No Derivative Works 3.0 Unported License
' altında tescillidir.  Creative Commons License

0 comments :

Yorum Gönder



Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...